Uluslararası SSPC veya NACE “Coating Inspector Program” sertifikasyon eğitimlerine katılanlarınız bilecektir; bu eğitimlere katılanlara mutlaka “Attestation” yahut “Code of Conduct” bir İş Etiği/Ahlakı Belgesi imzalatılır! Açıkçası, bu eğitimlere onaylı eğitmen olarak görev alan bir mühendis olarak ben de , öğrencilik yıllarımda bunu tuhaf karşılamış ve gereksiz bulmuştum! Ancak, konunun önemini daha sonra iş yaşamında bizzat yaşayarak öğrendim 🙂 Aşağıdaki yazıyı keyifle okumanız dileği ile… PCS. Tolga DIRAZ
Ders var da…
Bir mühendislik fakültesine konuşma yapmak üzere çağrılmıştım. Konuşma öncesi fakültenin dekanı ile sohbet ediyorduk. Dekan “Hocam, siz de mühendis kökenlisiniz. Sizin zamanınızdan bu yana sanırım mühendislik eğitiminde epey değişim olmuştur. Yeni derslerimiz var. Örneğin, şimdi “Mühendislik etiği” dersimiz var. Sizin zamanınızda bu ders var mıydı?”. Ben de ona şöyle dedim: “Dersi yoktu, ama etiğin kendisi vardı”.
Biraz tarih
Mühendislik, endüstrileşmenin gelişmesine paralel, bir meslek olarak 19. yüzyılda yükseldi. Bu mesleğin eserleri o dönemden başlayarak insanlığın günlük yaşamını iyice etkilemeye başladı. Ancak bu eserlerin insanlığa olan büyük olumlu katkılarının yanı sıra, yapılan yanlışlıkların da bedelleri ağır oldu ve oluyor. Yirminci yüzyıla girerken ve yüzyılın başlarında büyük kazalar meydana geldi. Örneğin, 1876 yılı 29 aralığında iki lokomotifin çektiği tren, Ohio’nun kuzeydoğusunda Ashtabula İstasyonu’na 300 metre kala köprünün çökmesi ile 23 metreden Ashtabula Nehri’nin buzlu sularına uçtu. Ve de ahşap vagonlardaki devrilen sobalardan yangın çıktı. Kazada 92 kişi yaşamını kaybetti. Kaza sonrası yapılan incelemede görüldü ki, köprünün dizaynı yanlıştı ve yapımı yeterince denetlenmemişti. İngiltere’de 1879 yılındaki bir kazada, Tay Köprüsü, tren geçerken fırtınada çöktü. Bu kazada da 74-75 yolcu hayatını kaybetti. Kaza sonrası yapılan çalışmalar köprü dizaynında rüzgar faktörünün yeterince hesaba katılmadığı ortaya çıktı. Başka bir kazada, 1907 yılında, Kanada’da Quebec Köprüsü yapım sırasında çöktü ve 86 işçiden 75’i yaşamını yitirdi.
Bu kazalar, mühendislik mesleğine bir meslek standardı getirme gereğini ortaya çıkardı. Amerika’daki inşaat, elektrik ve makine mühendisleri odaları mühendisler için etik kurallar geliştirdiler. Başka bir ilginç kaza, 1919 yılında ABD’de Boston’da meydana geldi. Purity Distilling Şirketi’ne ait 15 metre yüksekliğinde, 27 metre çapındaki toplama tankı patladı. Çevrede oturanlar makineli tüfekle ateş ediliyor sandılar; tankın perçinleri mısır patlağı gibi çevreye saçılıyordu. Tankın içinde şeker üretilirken ortaya çıkmış, %50 şeker içeren, pekmez kıvamında “melas” şurubu vardı. Patlayan tanktan saatte 56 km hızla yayılan şurup 21 kişiyi ve önüne kattığı belli sayıda atı öldürdü. Yine bir mühendislik ve imalat hatası söz konusu idi. Bu kazalar mühendis odalarını harekete geçirdi. Mühendislik mesleğini icra etmek için profesyonel lisans koşullarını ortaya koydular.
Mühendislikte etik kurallar getirme çabaları yıllar itibarı ile sürdü. ABD’de Profesyonel Mühendisler Ulusal Birliği, (The National Society of Professional Engineers) 1946 yılında “Canons of Ethics for Engineers and Rules of Professional Conducts “belgesini yayınladı. Bu belge gelişerek etik kurallar (Code of Ethics) olarak 1964 yılında benimsendi. Ülkemizde ise Türkiye Mühendis Mimar Odaları Birliğinin yayınladığı “Mesleki Davranış İlkeleri” mühendislik mesleği etik kodları anlamında ilk ulusal belge oldu.
Temel ilke
Mühendislik ve Teknoloji Programları Akreditasyon Kurulu (ABET) tarafından da onaylanan etik kodla (Code of Ethics of Engineers), mühendislik mesleğindeki iş ahlakının ana çerçevesi çizilmektedir. Bu belgede belirtilen temel ilke şudur:
“Mühendisler, mühendislik mesleğinin doğruluğunu, onurunu ve değerini; İnsanlığın refahının artması için kendi bilgi ve becerilerini kullanarak, Dürüst ve tarafsız olarak halka, kendi işverenlerine ve müşterilerine sadakatle hizmet ederek, Mühendislik mesleğinin yeteneğini ve prestijini artırmaya çabalayarak, Kendi disiplinlerinin mesleki ve teknik birliğini destekleyerek, yüceltir ve geliştirirler.” Sanırım bu temel ilke, bir çok mesleği de kapsayabilir.
Sonuç
Mühendisler, tasarladıkları ve imal ettikleri eserleri ile günlük yaşamımızın her yerinde yer alırlar. Ortaya koydukları eserler yaşamımızı kolaylaştırır. Ama yukarıdaki örneklerinden de görüldüğü gibi, yapılan hataların ceremesi çok ağır olabilir; insanlık ve doğal çevre büyük felaketler yaşayabilir. Mühendislerin iş ahlakının ana çerçevesini çizen etik ilkeler önemlidir. Ancak bu ilkeler, eğer onlara uyulursa bir anlam ifade eder.
Her meslek erbabının, meslek etiğine uygun hareket etmesi dileğiyle…